19 Aralık 2014 Cuma

Kitap İncelemesi / Aşkın En Güzel Tarihi-Dominique Simonnet

Herkese merhabalar. Bu sefer ki yazım yine farklı bir kitapla olacak. Çünkü bu kitap bir roman değil; bir tarih, bir röportaj kitabı. Aslında İş Bankası Yayınlarından çıkmış bir seri kitabıdır. Sevdiğim bir hocamın tavsiyesi üzerine alıp başladım ve oldukça etkileyici bilgiler olduğunu gördüm. Bir tarih kitabı olması tabi ki herkesin gözünü korkutur, çok sıkıcıdır ya da genel geçer şeylerden bahsediyordur diye düşünülebilir. Ki böyle düşünülmesi de çok normal, fakat bu kitap bütün ön yargıları yıkabilecek kadar başarılı. Çünkü tarihi bilgilerden ziyade okuyucuya kültürel bilgiler kazandırmaktadır. Aaaa bilinen tersine ne kadar farklıymış aslında dediğim bir sürü yazı okudum içinde. Ben bu seriden "Aşk" ile başlamak istedim. İstediğinizden başlayabilirsiniz tabi ki çünkü hepsinin konuları birbirinden tamamen farklı.Herkese şiddetle tavsiye ederim.

Arka Kapak: 

İlk insanlar tek eşli miydi? Roma dünyasında kadınlar haber bile vermeden kocalarını nasıl boşuyorlardı? İki cinsi birbirinden ayıran Fransız Devrimi miydi? Cinsellik bütün kötülüklerin anası mıdır? "Aşk evliliği" yeni bir âdet mi? Kadınlar koca, erkekler zevk peşinde mi? Bir erkek için kadın ya hoppa ya da melek midir? Aşkın ömrü ne kadar? Âşık olmak aslında bir hastalık mı?... Ve bir gün artık aşktan söz etmeyi bırakacak mıyız?

Aşkın En Güzel Tarihi'nde, konusunda yetkin dokuz isim Dominique Simonnet'nin sorularıyla gizemi binlerce yıldır çözülmemiş "Aşk"ı, kimyası, fiziği, tarihive edebiyatıyla anlatıyor.

"Yeniden keşfetmemiz gereken aslında aşkın bu karmaşıklığı" diyor uzmanlardan biri. Bir diğeri ise fikrini şöyle açıklıyor: "Aşk, birbirlerini öldürmeden birlikte yaşama yeteneğine sahip iki bireyin arasında var olan şeydir."

Alıntı: 

Sizlerle en sevdiğim kısımları paylaşmak istiyorum, gerçekten cümlelere hayran kaldım diyebilirim;

"Aşk, Devrim'e göre fazla mı devrimciydi? Cinselliğin baskı altında tutulduğu upuzun 3 yüzyıllık klasik çağın üstüne, 1789'un soluğu zihinleri olduğu gibi bedenleri de özgürlüğe kavuşturabilir, hikayemizin başından beri cinselliği ve duyguları bastıran eski evlilik anlayışını ortadan kaldırabilir ve erkekle kadının daha şefkatli, daha dürüst ilişkiler kuracağı bir dünya hayali yaratabilirdi. Bir süre, böyle olacağına inanıldı da... Ardından Terör ve Erdem geldi, baskıcıların gizli silahlarıydı bunlar. Özünde özel hayatın düşmanı olan Devrim, işte böyle sırt çevirdi kadınlara ve işte bu nedenle aşk cumhuriyeti gün ışığını göremedi."


"Çıkar evliliği yerine aşk evliliği yapmak onlara ne kaybettirirdi? Kadınların özgürlüğüne doğru küçücük bir pencerenin açılmasına rağmen, ki onun da açılmasıyla kapanması bir oldu (Devrim aşkın ve özel hayatın azılı düşmanıydı), eşitlik hayallerine henüz çok uzaktık. Tabii hazza da... Bunun bedelini ödeyen gene aşk oldu."



5 yorum:

  1. Yanıtlar
    1. Serinin diğer kitapları da çok güzel, bence bir göz gezdirmelisin :)

      Sil
  2. Sizi Blogger Haritamıza ekledim.
    http://bloggerharitasi.blogspot.com.tr/2014/12/part-of-book.html
    Aynı zamanda google+/twitter/pinterest hesaplarımdan da paylaştım.
    İlginiz için teşekkürler...
    (Lütfen siz de http://fincanteyze.blogspot.com.tr/ bloğunu takipte olup olmadığınızı kontrol edin.)

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...